Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Meclis Genel Kurulu'nda bakanlığının 2025 yılı bütçe müzakerelerinde konuşma gerçekleştirdi. Bakan Güler, TBMM Genel Kurulu'nda; "Suriye'de gerçekleşecek siyasi geçişin güvenli ve problemsiz bir şekilde gerçekleşmesi hususunda çalışmalara devam edeceğiz. Sahadaki tüm kesimler, çözümün Türkiye'nin onayı olmadan gerçekleşemeyeceğinin farkındadır" ifade etti.

Bakan Güler'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

'TERÖR ÖRGÜTLERİNE BÜYÜK DARBELER VURULUYOR'

"Terör, ülkemizin güvenliğine yönelik uzun yıllardır bir tehdit oluşturan en önemli meselelerden biri olmuştur. Ancak bu tehdidi tamamen ortadan kaldırmak amacıyla son yıllarda önemli adımlar attık ve atmaya devam ediyoruz. Önceki sınırlı operasyonların yerine, terörün kaynaklarına yönelik yok edilme stratejisiyle geniş kapsamlı ve sürekli operasyonlar yürütmekteyiz. Başta PKK/KCK, PYD/YPG ve DEAŞ gibi tüm terör örgütlerine büyük darbeler vuruyoruz. Suriye ve Irak’ın kuzeyinde gerçekleştirdiğimiz kapsamlı harekâtlarla, sınırlarımızın güvenliği, sınırlarımızın ötesinde de sağlanmış ve terör örgütünün hareket kabiliyeti önemli ölçüde kısıtlanmıştır. Bu bağlamda, Suriye’de oluşturulmak istenen terör koridorunu engellerken, Irak’ın kuzeyinde de kilit bölgeler kapatıldı ve terör örgütüne ait kamplar imha edildi.

SURİYE'DEKİ GELİŞMELER

Diğer yandan, Suriye'de son dönemlerde yaşanan gelişmeler neticesinde rejim yönetimi sona ermiş ve yeni bir süreç başlamıştır. Gelecek dönemde Suriye’de kapsayıcı bir siyasi çözüm ile tam güvenlik ve istikrarın sağlanacağına yürekten inanıyorum. Bu çerçevede, güvenlik ve istikrarın devamı için operasyon bölgelerindeki birliklerimiz gerekli önlemleri almaktadır; yakın iş birliği ve koordinasyon da sürdürülmektedir. Nitekim, yaşanan son gelişmeler karşısında terör örgütünün, özellikle operasyon bölgelerinin çevresinde geliştirmeye çalıştığı yeni durumların önüne geçilmiştir ve geçilmeye devam edecektir. Suriye Millî Ordusu, Tel-Rıfat, El-Bâb’ın güneyi ve Menbic bölgesinde başarılı operasyonlar icra ederek, terör örgütünün bu alanlardan geri çekilmesine sebep olmuştur. Bir kez daha vurgulamak gerekirse; PKK/YPG terör örgütünün sahadaki istikrarsızlıktan yararlanmasına kesinlikle izin vermeyeceğiz.

'TERÖRLE MÜCADELE' VURGUSU

Aynı zamanda, Suriye’deki siyasi geçişin güvenli, sorunsuz ve mevcut sorunları çözecek bir biçimde olması için aktif çabalarımızı sürdürmeye devam edeceğiz. Bugün tarihi bir dönemin ayak seslerini daha net bir şekilde duymaya başladığımızı özellikle belirtmem gerekir. Artık sahadaki tüm unsurlar ve taraflar, nihai sonucun ve çözümün Türkiye'nin rızasından geçtiğinin farkındadır. Ülkemizin Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde ve stratejik bir bakış açısıyla Suriye’ye yönelik sahada ve masada üstlendiği etkin rolün önemi artık daha iyi anlaşılmaktadır. Bundan sonraki süreçte de bölgedeki gelişmeleri proaktif bir yaklaşımla değerlendirerek, kendi hak ve menfaatlerimiz doğrultusunda gerekli adımları tereddüt etmeden hayata geçireceğiz. Sonuç olarak terörle mücadelemiz, bu topraklarda terör tehdidi tamamen sona erene dek, artan bir tempoyla ve kararlılıkla sürecektir.

İSRAİL-FİLİSTİN GERİLİMİ

Üzücü bir şekilde, bir yılı aşkın süredir İsrail’in Gazze’de uyguladığı devlet terörü ve uluslararası hukuku görmezden gelen eylemleri devam etmektedir. İsrail’in saldırganlığının bölgeye yayılma riski, Lübnan’da da açığa çıkmıştır. İsrail, şimdi de yeni fırsatlar oluşturarak Suriye’deki saldırılarıyla bölgede istikrarsızlık yaratmaya çalışmaktadır. İsrail’in bu girişimleri, işgalci zihniyetinin en belirgin yansımasını göstermektedir.
Uluslararası toplum, Suriye’deki bu tarihi süreçte önemli bir fırsat penceresinin açıldığını görmeli ve İsrail’in eylemlerine sessiz kalmamalıdır. Türkiye olarak, Suriye’nin, Lübnan’ın ve Filistin’in toprak bütünlüğünü kararlılıkla destekliyor, öncelikle Gazze’de yaşanan insanlık utancının bir an önce son bulması ve bölgede kalıcı bir ateşkesin ilan edilmesine vurgu yapıyoruz. Bu süreçte Türkiye olarak Gazze ve Lübnan’a gerekli yardımları ulaştırırken, bölgedeki gelişmeler doğrultusunda savunma ve güvenlik politikalarımızı belirliyor ve gerekli tüm önlemleri alıyoruz."